Máh-Roc İLE: YAVAŞ MODA, SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE İLHAM ÜZERİNE

Kaynak: Instagram / @mah_roc

 

Merhaba! Sizi tanıyabilir miyiz? Máh-Roc nasıl doğdu ve hikayesi nasıl ilerledi?

 

Ben Roksan. Hayatımın bir bölümü İtalya’da, bir bölümü Türkiye’de geçti. Son 3 senedir Sri Lanka, Ordu, İstanbul arası yaşıyorum. Yabancı kökenli ve birden fazla dilin konuşulduğu bir evde büyüdüm. Ailemin bir kısmı Meksika’da yaşıyor. Bir nevi göçebe ve çok kültürlü bir ortamda büyüdüm ve yaşıyorum. Aynı zamanda ailemin işinin tekstil olması neredeyse tüm hayatımın tekstil ortamında geçmesini sağladı. Moda tasarım eğitimi aldıktan sonra bir süre ailemin yanında çalıştım ve ardından, o dönemin tekstil krizlerinden dolayı ailemin yanından ayrılıp Türkiye’nin önde gelen hızlı moda markalarında çalıştım. Çok hızlı bir sistemin içinde çalışmam, sürekli seyahat halinde olmam ve hızlı moda sektörünün çevreye ve insanlığa verdiği zararı yakından görmem Máh-Roc’u doğurdu. 2016’da sektörüde çalışmaya devam ederken ailemden kalan makinelerle Balat’ta bir atölye kurduk. Máh-Roc orada büyümeye başladı. Seyahatlerim sırasında topladığım atık kumaşlarla başlayan Máh-Roc, bugün Sri Lanka ve Türkiye’de yerel kadınlarla çalışmama evrildi, o yörelerin kaybolmuş el emeklerini modenleştirme çalışmalarımla devam ediyor. Sürdürülebilirliğe ileri dönüşümden fazlasını katmam gerektiği inancıyla 2021’de Remake our World’ün Türkiye elçisi oldum. Bugün sürdürülebilirlik üzerine yazıyor, eğitim veriyorum. Gittiğim yerlerden üretimlere devam ediyorum.

 

Kaynak: mahroc.com

 

Yavaş moda konusunda toplumsal farkındalık geliştirmek neden önemli, bu amaçla yola çıkan bir marka olarak sizden dinleyebilir miyiz?

 

Hayat çok hızlı, özellikle şehirde yaşıyorsanız. Yavaş modadan önce yavaşlamayı hatırlamamız gerekiyor. Tükettiğimiz her şey bir moda ve trend. Hızlı modanın yarattığı trendlere göre yaşamaya devam edersek sürekli tüketmeye devam edeceğiz. Hızlı moda sistemi hızlı, kalitesiz, çevreye zararlı içeriklerle sunduğu giysi ve eşyalarla aşırı üretim ve tüketime sebep oluyor. Aldığımız her şeyin arkasındaki geçmişi düşünmeden davranmamız ne şartlarda, ne kadar ucuz işçiliklere sebep oluyor. Üstelik üretimden sonra çöpe gitmesi ve o çöpün yaptığı yolculukları da katarsak, bir ürünün tasarlandığı noktadan son bulduğu noktaya ciddi bir süreç var. Eğer toplum olarak bu farkındalığı kazanamazsak sürekli tüketmeye devam edeceğiz.

 

Kaynak: Instagram / @mah_roc

 

Máh-Roc’u yaratmadan önce, hızlı moda sektöründe 7 yıl var olmak nasıl bir deneyimdi? Sizi farklı bir yol izlemeye iten temel faktörler neler oldu?

 

Zor ama inanılmaz bir deneyimdi. Máh-Roc’u sektördeki 3. yılımda kurdum ama ona rağmen sektörde çalışmaya devam ettim. Bu çok önemliydi çünkü eğer gerçekten bir şeyin peşinden gitmek istiyorsanız ne hakkında konuştuğunuzu çok iyi bilmeniz gerekiyor. Bir marka kurmak ve bu markayla ideallerimin peşinden gitmek için 7 yıl çok şey öğrendiğim, çok şaşırdığım ve çok büyüdüğüm bir dönemden geçtim. Sektörün hızına yetişirken yorulmak için tekstil işçisi olmanıza gerek yok, bir tasarımcı olarak bile bu işin zorluğu en önemli faktörlerden biriydi.

 

Kaynak: Instagram / @mah_roc

 

Dünyanın farklı ülkelerinde yerel halk ile çalışıyor, atılan kumaşları topluyor ve ileri dönüştürüyorsunuz. Sri Lanka’dan Ordu’ya uzanan ilham verici seyahatleriniz / projelerinizden söz edebilir misiniz? Tüm süreç nasıl ilerliyor?

 

Hayatın karşıma çıkardıkları sayesinde farklı lokasyonlarda yaşıyorum. Olduğum yerlerde bir şeyler yapmak benim elimdeydi. Sri Lanka ve Ordu daha az eşya ile, daha yavaş ve tamamen doğanın içinde yaşadığımız yerler. Gerçekten yavaşlamayı öğrendiğimiz, metropol hayatının dışında kalmak istediğimiz yerler. Bu lokasyonlarda 2020 yılından kumaş toplayarak ve yerel üretimerden yararlanarak koleksiyonlar yapmaya başladık. Kış aylarında Sri Lanka’yı, yaz aylarında Ordu’nun köylerini ziyaret edecek şekilde hayatımı kurdum. Sri Lanka’da aynı zamanda bir pop up dükkanımız var, burada Türk markalarını sergiliyoruz. Bu yaz Ordu’da bir dükkan açma planımız var. Bu yaz için farklı işbirlikleri yaptığımız koleksiyonların üretimlerine başladık. Önümüzdeki projeler biraz daha işbilikleri üzerime.

 

Kaynak: Instagram / @mah_roc

 

Moda sektöründe ileri dönüşüm nedir, neden önemlidir - sizden dinleyebilir miyiz?

 

Zaten var olan bir malzemenin geri dönüşüme gitmeden tekrar kullanılıp değerlendirilmesine ileri dönüşüm deniyor. Atılan kumaşların yok edilmesinden önce onları toplayıp değerlendirmemiz ve koleksiyonlarımızda kullanılması şeklinde özetleyebiliriz.

 

Hızla değişen trendler, giderek akıl almaz boyutlara ulaşan tüketim çılgınlığı ve tüketicilerin her geçen gün daha çok içine çekildiği ‘kullan-at’ döngüsünü göz önünde bulundurduğumuzda; hızlı moda sektöründen yavaş modaya geçiş sizce ne kadar mümkün?

 

Çok zor bir gerçek. Sosyal medyada var olan özendirme üzerine kurulu hayatlar devam ettikçe bu iş çok zor. Eğitim yeterli değil. Şu an ileri dönüşüm ve sürdürülebilirlik bile bir trend halinde ve ne kadar doğru yapılıyor, tartışılır.

 

Sizce bilinçli bir tüketici olmak için bizlere düşen neler var, tüketim tercihlerimizi doğayla işbirliği içerisinde kalarak yapabilmek adına nelere dikkat edebiliriz?

 

Gereksiz alışveriş yapmamak. Bir ürünün etiketini okumayı öğrenmek. Nerede ne şartlarda yapıldığını araştırmak ve daha çok okumak. Bunlar çok önemli...

 

Çok teşekkür ederiz!